Almanya ve İsrail arasındaki silah ticareti, Berlin’in ‘kısmî ambargo’ kararına rağmen sürüyor; Alman şirketler ambargoyu kolayca delebiliyor!

T24 Dış Haberler

Almanya Başbakanı Friedrich Merz, 8 Ağustos’ta İsrail’e silah satışına koyduğu kısmi silah ambargosunu açıkladı. Merz, gerekçe olarak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Gazze Şehri’ni işgal planlarını göstermişti. Ancak kendisi, geçen ocak ayında yani muhalefet lideriyken tam tersine İsrail’e daha fazla silah sözü vermişti. Merz’in “Mevcut hükümetin fiili ihracat ambargosunu derhal sona erdireceğim” sözleri, halefi SPD’li Olaf Scholz döneminde sanki ihracat yasağı varmış gibi bir izlenim yaratmıştı. Gerçekte böyle bir “ambargo” hiç olmamıştı.

İsrail’e silah ihracatı on kattan fazla arttı

Alman die Tageszeitung Taz gazetesine göre, Merz’den önceki Scholz hükûmeti döneminde Gazze savaşı için yapılan silah ihracatlarının hukuka uygunluğu konusunda ciddi şüpheler var ve bu şüpheler göz ardı ediliyor.

Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki saldırısının hemen ardından Almanya hükûmeti, İsrail’e çok sayıda silah ihracatına onay verdi. 2022’de 33 milyon euro olan ihracat, 7 Ekim’den mayıs ortasına kadar, yaklaşık 485 milyon euroya çıktı. Almanya, İsrail’in ikinci büyük silah tedarikçisi. İsrail’in silah ithalatının yaklaşık yüzde 30’u Almanya’dan geliyor. Gazze’deki savaşı ya da Batı Şeria’daki genişlemeyi sonlandırma çağrıları ise İsrail’i şu ana dek etkilemiş değil.

Taz gazetesinin elde ettiği bilgilere göre, ihracat kararlarının bazıları hükûmet içinde çok sert tartışmalara neden oldu. Hatta Ekonomi Bakanlığı’nda silah ihracatından sorumlu Devlet Sekreteri Sven Giegold, yeni ihracatlar için yazılı itirazda bulundu, ancak dikkate alınmadı ve Kasım 2024’te görevinden istifa ederek Yeşiller’in eş başkan yardımcısı oldu.

Gizlilik ve şeffaflık tartışması

Bugünlerde Milli Güvenlik Kurulu kurmaya girişen Almanya’da silah ihracat kararları gizlilik içinde ve Federal Güvenlik Konseyi tarafından alınıyor. Ancak konseye üye bakanların, hangi ülkeye hangi silahın gönderileceğini parlamentoya bildirmesi gerekiyor. Scholz döneminde bu bilgilendirmeler ya seyrekleşti ya da özellikle Ukrayna ve İsrail ile ilgili olanlar, parlamentoya hiç iletilmedi. Bu kararların parlamentoya bildirilmemesi SPD ve Sol Parti milletvekillerince “demokrasiye aykırı” olarak eleştirildi.

Hukukçular da bunun parlamentoyu devre dışı bırakmak anlamına geldiğini savundu.

Hükûmetin bu tutumu uluslararası alanda da tepkiyle karşılaştı. Nikaragua, Almanya’yı Gazze’deki insan hakları ihlallerine yardım etmekle suçlayarak 2024’te Uluslararası Adalet Divanı’na (UAD) başvurmuştu. Almanya, o dönemde kendini, ihracatın düşük tutulduğunu söyleyerek savundu. Ancak 2024 sonbaharından itibaren ihracat hacminin hızla artması, davanın ilerleyen safhalarında Almanya için sorun yaratabilecekmiş gibi görünüyor.

Almanya İsrail’den en çok silah alan ikinci ülke

Almanya İsrail’e sadece ihracat yapmıyor, aynı zamanda İsrail’den büyük miktarda silah da satın alıyor. ABD’den sonra İsrail silahlarının en büyük alıcısı Almanya. Avrupa, 2024’te İsrail’in askerî mallar ihracatında en büyük pazar haline geldi. AB ülkeleri, bütün ihracatın neredeyse yarısını satın aldı. Ocak 2024’te Uluslararası Adalet Divanı, Gazze’de İsrail tarafından soykırım riski bulunduğuna hükmetmesine rağmen, Almanya ve diğer ülkeler silah sevkiyatlarını ve alımlarını sürdürdü.

Mayıs 2025’te Alman Hava Kuvvetleri, devlet şirketi Israel Aerospace Industries (IAI)’den Arrow-3 füze savunma sisteminin bir kısmını teslim aldı. Bu sistemi Almanya, 2023 sonunda 3,6 milyar euroya sipariş etmişti. Ekim 2024 sonunda, iki ülke temsilcileri Alman Leopard-2 tanklarının İsrail şirketi Rafael teknolojisiyle donatılmasına karar verdi. Daha geçtiğimiz haftalarda Rafael, Almanya’nın Eurofighter savaş uçakları için teknoloji satın alımını onayladığını duyurdu.

Alman şirketler ambargoyu kolayca delebiliyor

Temmuz 2025’te İsrail’in en büyük özel savunma şirketi Elbit Systems, Airbus’ın Alman Hava Kuvvetleri adına 260 milyon dolarlık füze siparişi verdiğini açıkladı. Airbus SE, Avrupa’nın en büyük havacılık ve uzay şirketi, aynı zamanda dünyanın üçüncü en büyük havacılık ve ikinci en büyük savunma şirketi. Elbit, mart ayında internet sitesinde Avrupa pazarındaki patlamayı duyurdu. 2021–2024 arasındaki büyüme oranı yüzde106 olarak kaydedildi.

Tank dişlileri üreten Augsburg merkezli Renk şirketi için de İsrail önemli bir ticaret ortağı. Ağustos ortasında açıklama yapan şirket yöneticileri, üretimi başka ülkelere kaydırarak ihracat ambargosunu deleceklerini resmen açıkladı.

Sadece savunma değil, başka sektörler de İsrail’in savaş ekonomisinden faydalanıyor. BM’in temmuz başında sunduğu “İşgal Ekonomisinden Soykırım Ekonomisine” başlıklı raporunda, aralarında üç Alman şirketinin de bulunduğu toplam 48 şirket listelendi.

Gazze savaşının finansmanı

Gazze savaşını finanse etmek için İsrail, 7 Ekim 2023 ile 2025 başı arasında toplam 19,4 milyar dolarlık devlet tahvili çıkardı. Deutsche Bank gibi büyük bankalar bu tahvilleri satın aldı. Allianz da yan kuruluşu Pimco aracılığıyla yatırım yaptı. Yine BM raporu, Münih merkezli Allianz’ı “kolaylaştırıcı şirket” olarak nitelendirdi ve Gazze’deki savaşı finanse etmekle suçladı. Ayrıca Allianz’ın sigorta poliçeleriyle İsrail ve işgal altındaki topraklarda faaliyet gösteren diğer şirketlerin karşılaşabileceği riskleri üstlendiği, bunun da insan hakları ihlallerini teşvik ettiği de belirtildi. Allianz söz konusu iddiaları reddetti.

Booking.com ve Airbnb Batı Şeria’da ev kiralıyor

BM raporu, başka şirketleri de eleştiriyor. Microsoft, İsrail hapishaneleri ve işgal altındaki bölgelerdeki altyapıya teknoloji sağlıyor. Palantir, askeri saldırılarda hedef seçimine yapay zekâ ile destek oluyor. Booking.com ve Airbnb, Batı Şeria’daki yasa dışı yerleşimlerde konaklama hizmeti sunuyor. Bu nedenle dört insan hakları örgütü, Booking.com hakkında suç duyurusunda bulundu.

Uluslararası Adalet Divanı, Temmuz 2024 tarihli bir kararında, devletlerin İsrail’in uluslararası hukuka aykırı işgalini destekleyemeyeceğini açıkça ortaya koydu. İsrail onlarca yıldır Batı Şeria’da yerleşimleri genişletiyor, kontrol noktaları olan yol ağları kuruyor ve Filistinlilerin inşaat başvurularını sistematik olarak reddediyor. Filistinliler topraklarından ediliyor, sürülüyor veya yerleşimciler tarafından öldürülüyor.

Almanya’nın İsrail’le olan silah ticareti hem iç siyasette hem de uluslararası alanda büyük tartışma konusu. Resmî şeffaflık eksikliği, parlamentonun devre dışı bırakılması ve artan silah ihracatı, Almanya’nın insan hakları sorumluluklarıyla çeliştiği için eleştiriliyor. AB’nde İsrail ile ilgili ambargo kararlarını da bugüne kadar engelleyen Almanya, sadece Yahudi soykırımı geçmişi değil, ekonomik kaygılarla da İsrail’i desteklemeye devam ediyor.

 

Author: can tok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir